Sol Dikey Reklam Alanı Genişlik: 160px Yükseklik: 600px
Haber Yazılımı, HABERSOFT
İstanbul
KAPALI
11°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,0868 %0,27
48,5555 %0,47
55,3189 %0,28
5,9732 %2,29
4.526.895 %-2.533
5.431,71 0,36
Ara

Hangi İşveren Davranışları Psikolojik Taciz Sayılır?

YAYINLAMA: 02 Kasım 2025 / 22.12
Haber Sitesi Yayın Yönetmeni
Tüm Yazıları
google news
İş hukukunun en önemli amacı, işçile­rin yaşamlarını ve beden bütünlüklerini korumak olmuştur. Dünyada ilk iş yasaları, işçilerin iş sağlığını ve güvenliğini sağlamak amacıyla getirilmiş ve iş hukuku ilk önce işçilerin sağlığını ve beden bütünlüğünü koruma hukuku olarak gelişmiştir. Çalışanların itibarını, onurunu zedelemeyi amaçlayan, sistematik, kasıtlı ve kişiyi işinden soğutmak, dışlamak, bıktırmak amacıyla yapılan eylemler olarak tanımlanan işyerinde psikolojik taciz (mobbing), mağdurlar üzerinde yıkıcı ruhsal ve fiziksel birçok etkiler doğurmakta, bu durum başta ailesi olmak üzere mağdurun yakın çevresine de sirayet etmektedir. Mobbing tek bir nedenle açıklanamayacak kadar karmaşık bir süreçtir ve çalışma hayatının en büyük sorunlarından biri olarak varlık göstermektedir[1]. Alman Çalışma Psikoloğu Heinz Leymann tarafından 1980 yıllarda ortaya atılan mobbing (psikolojik taciz); şiddet, kuşatma, taciz, rahatsız etme veya sıkıntı verme gibi değişik anlamlar içerir. Psikolojik taciz, çalışma hayatında işyerlerinde işçi ile işveren arasında ya da işçilerin kendi aralarındaki psikolojik şiddeti ifade eden bir kavram olarak nitelendirilmektedir. Psikolojik taciz, çalışanların itibarını ve onurunu zedelemekte, verimliliğini azaltmakta ve sağlığını kaybetmesine neden olarak çalışma hayatını olumsuz etkilemektedir. Bu yönüyle bakıldığında 4857 sayılı İş Kanunu’nda psikolojik taciz ile ilgili bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda ilk kez psikolojik taciz kavramına yer verilmiş (m.417/I), bilahare de 6701 sayılı Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu’nda taciz kavramı, ” Psikolojik ve cinsel türleri de dahil olmak üzere bu Kanunda sayılan temellerden birisine dayanılarak, insan onurunun çiğnenmesi amacını taşıyan veya böyle bir sonucu doğuran yıldırıcı, onur kırıcı, aşağılayıcı veya utandırıcı her türlü davranış” olarak tanımlanmıştır (m.2/1-j,4/1-g). Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanan “İşyerlerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlenmesi” başlıklı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile desteklenmiştir (R.G 06.3.2025/32833). Psikolojik taciz özellikle işyerlerinde işçisini tazminatsız işten çıkarmayı planlayan bazı işverenlerce sıkça başvurulan bir yöntemdir. Örneğin işçiyi iş arkadaşları yanında küçük düşürücü sözlerle azarlamak, yalnızlaştırmak, dışlamak, diğer işçilere verilen haklarda eşit davranmamak, iş vermemek ya da aşırı iş vermek gibi söz, hal ve davranışlar işçiyi yıldırarak işten kendisinin ayrılması için uygulanan politikalardan bazılarıdır. Ancak psikolojik tacize uğrayan kişinin sistematik olarak bu duruma maruz kalması gerekir. Başka bir anlatımla işvereninden bir kez azar işiten kişiden ziyade, sürekli tekrarlanan hakaretler, sistematik bir biçimde devam eden baskılar, işçiyi görmezlikten gelme, onu yok sayma gibi davranışların sürekli işçi üzerinde yinelenmesi hali psikolojik tacizi oluşturur[2] Sonuç olarak, işveren tarafından işçinin yüksek sesle azarlanması, sürekli eleştirilerek iş yaptırılması, işçinin aşırı yük altına sokulması, dışlanması, özel kutlama ve sosyal etkinliklere kasıtlı olarak davet edilmemesi, dış görünüş ve giyim tarzıyla alay edilmesi, küçümsenmesi ve hor görülmesi, hakkında asılsız söylentiler çıkarılması, yetenek veya uzmanlık alanına girmeyen işler verilmesi, hak ettiği yetkilerin verilmesinden kaçınılması, fikrine itibar edilmemesi, hoş olmayan imalarda bulunulması, anlamsız işler verilip sürekli yer değiştirilmesi, ağır işler verilmesi, onunla iletişimin kesilmesi, gibi davranışlar psikolojik taciz sayılır[3]Belirmek gerekirse, bu sayılan davranışların bir kısmı teker teker ele alındığında hukuka aykırı bir fiil oluşturmayabilir. Ancak mobbing anlık bir olay olmadığı, sistematik olarak sürekli tekrarlanan davranışlardan oluşan bir süreç olduğu düşünüldüğünde, bu davranışların sistematik bir biçimde tekrarlanması durumu hukuka aykırılık oluşturabilecektir[4]. LÜTFİ İNCİROĞLU
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *